27 Ekim 2007 Cumartesi

Golden Beach Club

2006 Ağustos..
Malum bu yaz uzun tatil, bize haram olduğu için biz de haftasonu kaçamakları ile yetindik.
Golden Beach Club, İstanbul'da denize girebileceğiniz yer sayısı sınırlı olduğu için bir nimet gibi gelmişti bize. İstanbul'da geceleri sıcaktan uyunamayan günlerdeydik ve kendimizi burda buluverdik. Cumartesi günü öğleden sonra giriş yaptığımız için o gün kumsalda zar zor yer bulabildik çünkü tesisin plajı 25 YTL karşılığında herkese açık.

Cumartesi akşamı bungalowumuzda o yazın ilk ve tek serin gecesini geçirdik. 12 km uzaklıkta insanlar İstanbul'da sıcaktan uyuyamaz iken biz o gece neredeyse donduk.

Ertesi gün sabah erkenden kalkıp plajın teras kısmında 3 minder, 2 de büyük şemsiye kaptık, yerimizi o kadar çok benimsedik ki, "acaba kahvaltıya teker teker mi gitsek, biri burda minderleri beklese" gibi düşüncelere kapıldık bir an.. Serin denizi görünce güneş yağı olayını atlamışım gene. İşin kötüsü bunu her yaz atlıyorum ve yüzümde lekelerle dönüyorum eve..
Koyun açığındaki dubaya tırmanmak için o kadar çok kalori yaktım ki kesin yarım kilo vermişimdir o gün. Ama tesisin bence en güzel yeri plajda suyun içine kurulmuş hamaklar.. Hamağa yatarken sakın güneş yağını unutmayın çünkü ordan kalkmak bir yana orada gecelemeyi bile düşünüyor insan..

Tesis bungalow tipi ahşap evlerden ve bir de küçük otel binasından oluşuyor. Sarıyer'den sonra Rumeli Feneri levhalarını takip ettiğinizde 15-20 dk sonra Rumeli Feneri'nin batısında kalan Golden Beach Club'a yani Karadeniz'in serin sularına ulaşabiliyorsunuz.
Tesisin kendine ait küçük bir koyu, koyun biraz açığında ancak türlü cambazlıklar yaparak çıkabileceğiniz bir dubası var, bir de bolcana denizanası..

İnternet adresi: www.goldenbeachclub.net



Hiç yorum yok: