2 Kasım 2007 Cuma

Osmanlı Bankası Müzesi

25.03.2007
Osmanlı Bankası Müzesi, kasa dairelerinin de içinde bulunduğu Osmanlı Bankası’nın merkez binasının altında yer alıyor. İçeride çeşitli tarih dönmelerine ayrıntılı bir şekilde ışık tutan vesikaları bulmak mümkün.
Osmanlı Bankası'nın 80 yıllık süreçte geçirdiği önemli değişiklikler, yaşanan krizler ve gelişmeler kronolojik olarak; aynı dönemin şube binaları, yerli ve yabancı müşteri portföyü, faaliyet alanları, personel dosyaları ayrıntılı bir şekilde sergiye sunulmuş.

Personel dosyası

Müzenin içinde 4 adet kasa dairesi bulunuyor. Kasa dairelerinde bankanın muhasebe defterleri, müşteriler tarafından emanet edilen hisse senetleri ve tahvillerin yanı sıra, müşteri dosyaları, personel dosyaları ve banknotlar sergileniyor.

Osmanlı Bankası'nın banknotları, bankaya ibraz edildikleri anda altına çevrilebildiğinden, banknotların takibi banka açısından büyük öneme sahipti. Banknotlar tedavülden kalktığında imha edilmeden önce, banknotların bir köşesinin kesilip saklanması ile muhafazası bir süre kullanılan bir yöntemdi.

Kesik banknot köşeleri

Kabaağaçlı Ahmed Cevad Paşa (Cevat Şakir Kabaağaçlı'nın amcası)'nın ölümü üzerine düzenlenen veraset dosyası

Osmanlı Bankası tarihi:
1856’da Bank-I Osmani, Islahat Fermanından 2-3 ay sonra, Kraliçe Viktorya’nın fermanı ve 500.000 ₤ sermaye ile özel bir İngiliz Bankası olarak kurulmuş. Evet.. Bankacılık sektörünün Osmanlı’ya girişi İngilizler vasıtasıyla olmuş. Osmanlı hükümeti, 1863’de bankayı İngiliz sermayesinin tekelinden kurtarmak için Fransız sermayedarların da katılımını sağlamış ve banka, imparatorluğun resmi bankası (Bank-ı Osmani-i Şahane) haline dönüştürülmüş.
1854 yılından itibaren giderek borçlanan Osmanlı İmparatorluğu 20 yıl içinde iflasın eşiğine gelmiş. Birikmiş borçlarını ödemek için devlet, 1875 Ekim’inde ödemelerini kısmen kesme kararı almış ve kısmen iflas durumuna düşerek itibarını kaybetmiş. 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nın yükü de eklenince ülke derin bir krize sürüklenmiş. Osmanlı borçlarının tasfiyesi amacıyla 1879'da Osmanlı Hükümeti ile başlıca alacaklıları arasında bir anlaşma imzalanmış, bu anlaşmaya göre Rüsum-ı Sitte (Altın vergi) adıyla anılan devletin önemli bazı gelirlerinin on yıllık bir süre için alacaklılara terkedilecekti.

Anlaşmayı sadrazam sıfatıyla imzalayan Küçük Said Paşa, anlaşmayı Osmanlı bankası adına imzalayan genel müdür Morgan Hugh Foster, anlaşmayı imzalayan bankerlerden Georges Zarifi.

Osmanlı Bankası'ndan kadın müşteri görüntüleri

1879’da başlıca alacaklılarla imzalanan anlaşma da mali krizin atlatılması için yeterli olmayınca, son çare Osmanlı Devleti’nin gelirlerinin büyük kısmını kontrol altına alacak ve bir nevi haciz kurumu olarak işleyecek Duyun-ı Umumiye İdaresi kurulmuş. Şartlar her ne kadar ağır olsa bile Osmanlı maliyesine belirli bir düzen getirmiş. Osmanlı Bankası aldığı krediler yoluyla kaynaklarını başka alanlarda kullanmaya başlamış, ticari piyasalara ve yatırımlara yönelmiş. Mevduat ve kredi alanında neredeyse bir tekel haline gelecek kadar büyüyen Osmanlı Bankası o dönemde faaliyet gösterdiği Saint-Pierre (Sen Piyer) Han bankanın gelişimi karşısında yetersiz kalmış ve Voyvoda Caddesindeki bugünkü yerinde yeniden inşaa edilmiş.

Osmanlı Bankası'nın Sen Piyer Han'ından yeni binasına taşınması:
1.Gümüş sikke torbalarının taşınması
2.Yeni binanın açılışı sırasında yapılan dini tören
3. Bir buçuk milyon lira kıymetinin üzerinde ve yaklaşık on üç ton ağırlığındaki altın rezervinin yeni binaya nakli

Arkeoloji Müzesi'nin de mimarı olan Mimar Alexandre Vallauri imzasını taşıyan bina dönemin en güçlü bankasına yaraşır olarak en ihtişamlı ve en büyük binasıymış ve mimari tasarımı açısından farklı bir yapıya sahip. Beyoğlu’na bakan cephesinde neoklasik, Haliç’e bakan cephesinde neo-oryantalist bir uslüp kullanılmış.

Demek oluyor ki banka doğu ve batının arasında köprü konumunda olan Osmanlı Devleti’nin özel bir simgesiymiş.
Müzenin resmi web sitesi:
http://www.obmuze.com/


Hiç yorum yok: